Bursa'da yaşayan lise öğrencisi Defne Özcan, babası Önder Özcan (50) gibi çocukluğundan beri gökyüzüne olan hayaliyle büyüdü. Baba-kız, 2023 Mart ayında Yunuseli Havaalanı'ndaki özel bir uçuş okulunun 'Amatör Havacılık Sertifika Programı'na katıldı. 6 saat uçuş ve 10 saat yer dersiyle başarıyla sertifikalarını alan Defne, ardından lisans eğitimine başladı. Hava hukuku, operasyon planlama, insan performansı, haberleşme, meteoroloji, acil durum prosedürleri ve seyrüsefer gibi dersleri tamamlayan Defne, 45 saatlik teorik eğitimin ardından 18 saatlik 13 uçuş görevini başarıyla bitirip, 19'uncu saatinde ilk solo uçuşunu gerçekleştirdi.
"Uçuş merakım küçüklüğümden beri vardı"
Defne Özcan, Cumhuriyet'in 101. yıl dönümünde, tek motorlu kırmızı uçağıyla Yunuseli Havaalanı'ndan kalkarak Türkiye'nin en genç kadın pilot adayı oldu ve solo uçuş gerçekleştirdi. Henüz ehliyet yaşına gelmeden semaya yükselen Defne, deneyimini ve gökyüzüne olan tutkusunu DHA mikrofonuna şöyle anlattı: "Uçuşa olan ilgim küçük yaştan itibaren vardı. Geçen yıl mart ayında Yunuseli Havaalanı'na gelip ilk deneyim uçuşumu yaptım. Bu uçuş, bambaşka bir duygu olduğunu fark ettirdi ve devam etmeye karar verdim. 'Amatör Havacılık Sertifika Programı'na katıldım, sonra da Ultralight Pilot Lisansı eğitimime başladım. 27 Ekim'de ilk solo uçuşumu yaparak Türkiye'nin en genç solo pilotu oldum. Cumhuriyet'in 101. yılında böyle bir uçuş yapmak çok anlamlıydı. Tarifi zor bir duygu.""Tarif ettikleri duyguların hepsini yaşadım"
Defne Özcan, ilk solo uçuşunu yapmadan önce pilotların solo uçuş videolarını izleyerek hazırlandığını ve heyecan, mutluluk ve endişe gibi tüm duyguları aynı anda yaşadığını söyledi. Defne, "İlk solo uçuşumdan önce hep diğer pilotların videolarını izledim. Ama tek başıma havalanmadan, bu duyguyu tam anlamak mümkün olmuyor. Tarif ettikleri her duyguyu yaşadım. İlk başta inanamadım; tek başıma havadaydım, kontrol tamamen benim elimdeydi. Bu insana büyük bir öz güven kazandırıyor. Havada yalnız olmak müthiş bir duygu. Hepsi bir aradaydı. Solo uçuş için saatlerce çalıştım, bu yüzden çok korkutucu değildi aslında. Tabii ki biraz stres vardı, ama bu da insanı diri tutan bir şey. Kesinlikle tavsiye ederim, çünkü yaşanmadan anlaşılamayan bir duygu. Korkularını yenmek için denemek gerekiyor. Yolcu uçaklarından bile çok farklı ve otomobilden çok daha güvenli."Havacılık her zaman hayatımda olacak
Defne Özcan, havacılığın her zaman hayatında olacağını, ancak kariyer hedefinin babası gibi makine mühendisliği olduğunu belirtti. Defne, "Havacılık her zaman hayatımda olacak, buna eminim. Fakat kariyerim için hedefim mühendislik. Özellikle makine mühendisliği, yıllardır istediğim ve bana en yakın gelen alan. Makine mühendisliğinde önceliğim biyomedikal alanı olacak. İnsanlara daha yakın olabileceğim ve onlara yardımcı olabileceğim bir meslek yapmak istiyorum," dedi.İlk Türk Kadın Pilot Sabiha Gökçen'in yolundan gidiyorum
Defne Özcan, 16 yaşında tek başına uçmanın, kendi hayalinin ötesinde, toplumsal bilinç oluşturmak amacıyla gerçekleştirdiğini ve bu yolculukta Türkiye'nin ilk kadın pilotu, dünyanın ilk kadın savaş pilotu Sabiha Gökçen’in izinden gittiğini söyledi. UPL eğitimiyle devam eden uçuş ve teorik eğitimlerinin yanı sıra, havacılıkla ilgili seminerler de düzenleyen Defne, "Havacılık dünyasının duayenleriyle bir araya gelip, gençlerle buluşarak onlara örnek olabilmek için organizasyonlar düzenliyorum ve şu ana kadar çok verimli geçti. İlgi gösterenler beni gerçekten mutlu ediyor. Havacılıkta kadınların oranı çok düşük; pilotların sadece yüzde 5’i, bakım teknisyenlerinin yüzde 8’i ve hava trafik kontrolörlerinin ise yüzde 20’si kadın. İlk solo uçuşum ve bu röportajla, genç kızlara hayallerinin peşinden gitmelerini, istedikleri her şeyi başarabileceklerini söylemek istiyorum. Toplumsal bilinç oluşturmayı da çok isterim. Özellikle kız çocuklarına destek olup, hangi alanda ilerlemek istiyorlarsa, onlara yol göstermeliyiz. Sabiha Gökçen’in izinden gidiyorum," dedi.Genç yaşta pilot olmak, gerçekten de büyük bir azim ve tutku istiyor ve disiplin gerektiriyor
Öğretmen pilot Dilmurat Cumalı (45), Defne Özcan'ın eğitim sürecini, İbrahim Ilıdı dahil 5 öğretmen pilotla sürdürdüğünü ve Ultralight Pilot Lisansı için, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nden (SHGM) gelecek kontrol pilotu ile yapılacak uçuş da dahil toplam 6 saati kaldığını belirtti. Cumalı, ilk solo uçuş kararını ise kendisinin verdiğini ifade ederek, "Genç yaşta pilot olmak büyük bir azim, tutku ve disiplin gerektiriyor. Defne'de hepsi vardı. Birlikte uçtuk, eksiklikleri giderdik ve solo uçuşuna karar verdik. Başarması nadir görülen bir şey ve Türkiye'nin en genç kadın pilotu oldu. İlk tekeri yere koyana kadar çok heyecanlandık. Ailesi kadar, belki ben de babası kadar heyecanlandım. Ama başaracağından emindik. Şu an birkaç eğitim daha var, bunları tamamladıktan sonra Ultralight Pilot Lisansını alacak. Defne, genç arkadaşlarımıza ilham kaynağı olmalı. Bu yaşta bu azmi göstererek bunu başarması büyük bir başarı. Herkes bunu yapabilir, yeter ki havacılık sevgisi olsun," dedi.Türkiye'nin en genç kadın pilotuna, 18 yaşında ilk solo uçuşunu yaptırmıştık
Uçuş Okulu İletişim Direktörü ve SMS Yöneticisi Zehra Savaş (40), Türkiye'nin en genç kadın pilotlarından Nisa Naz Uzunoğlu'na eğitim verdiklerini belirterek, havacılık sektöründeki kadın gücüne dikkat çekti. Savaş, "Pilot denince akla erkek silüeti geliyor, ancak kadınlar tarih yazdı. Havacılık tarihimizde Sabiha Gökçen gibi önemli bir figür var. Onun izinden giderek gençlerimizi yetiştiriyoruz. Her yıl Türkiye'nin en genç pilotlarını eğitiyoruz. Daha önce 18 yaşında ilk solo uçuşunu gerçekleştiren Nisa Naz’ı yetiştirmiştik, şimdi de Defne geldi. Apron bölgesinde erkeklerin arasında bir kadın olarak, hemcinslerimi ve gençleri eğitmek gurur verici. Uçaklarımızı hazırlarken, motor kontrollerini yaparken ve yakıtlarını koyarken, kadın gücü olarak burada olmak bizim için gurur verici. Uçmak bir ihtiyaçtır, fakat insan bilmediği, görmediği bir şeyin eksikliğini hissetmez. Ama bir kere uçtuktan sonra, bunun bir ihtiyaç olduğunu fark ediyorsunuz," dedi. 
